FORTUNTELLER
l live at the head of the Yangtze River,
you live at its mouth
l think of you constantly but never see you
Though we drink the same Yangtze water
When will this river rest?
When will my pain end?
lf your feelings are just the same as mine,
We'll never stop longing for each other...
you live at its mouth
l think of you constantly but never see you
Though we drink the same Yangtze water
When will this river rest?
When will my pain end?
lf your feelings are just the same as mine,
We'll never stop longing for each other...
***
Ben Yangtze Nehrinin başında yaşarım,
Sen ağzında…
Devamli seni dusunur ama asla göremem seni.
Ayni Yangtze suyunu ictigimiz halde…
Ne zaman bu nehir durulacak?
Ne zaman son bulacak acım?
Benimle ayni şekilde hissediyorsan sen de
Vazgecmeyecegiz, hic bir zaman birbirimizi istemekte...
Fortuneteller written by Li Zhiyi
Sen ağzında…
Devamli seni dusunur ama asla göremem seni.
Ayni Yangtze suyunu ictigimiz halde…
Ne zaman bu nehir durulacak?
Ne zaman son bulacak acım?
Benimle ayni şekilde hissediyorsan sen de
Vazgecmeyecegiz, hic bir zaman birbirimizi istemekte...
Fortuneteller written by Li Zhiyi
LOVE AT FIRST SIGHT
Both are convinced
that a sudden surge of
emotion bound them together...
that a sudden surge of
emotion bound them together...
Beautiful is such a certainty,
but uncertainty is more beautiful.
but uncertainty is more beautiful.
Because they didn't know each other earlier,
they suppose that nothing
was happening between them.
they suppose that nothing
was happening between them.
What of the streets, stairways and corridors
where they could have
passed each other long ago?
where they could have
passed each other long ago?
I'd like to ask them whether they remember
perhaps in a revolving door ever being face to face?
an 'excuse me' in a crowd
or a voice 'wrong number' in the receiver.
perhaps in a revolving door ever being face to face?
an 'excuse me' in a crowd
or a voice 'wrong number' in the receiver.
But I know their answer:
no, they don't remember.
They'd be greatly astonished
to learn that for a long time.
Chance had been playing with them.
no, they don't remember.
They'd be greatly astonished
to learn that for a long time.
Chance had been playing with them.
.
Not yet wholly ready
to transform into fate for them
it approached them, then backed off,
stood in their way
and, suppressing a giggle, jumped to the side.
to transform into fate for them
it approached them, then backed off,
stood in their way
and, suppressing a giggle, jumped to the side.
***
Her ikisi de inanmis
ani bir duygu dalgalanmasinin
ani bir duygu dalgalanmasinin
onlari kusatarak biraraya getirdigine...
Güzeldir böyle bir kesinlik
fakat daha güzel olansa: belirsizlik.
fakat daha güzel olansa: belirsizlik.
Birbirlerini daha once tanimadiklarindan,
yasanmadigini saniyorlardi aralarinda hic birseyin
yasanmadigini saniyorlardi aralarinda hic birseyin
Ya o caddeler, merdivenler ve koridorlar
Birbirlerini uzunca bir zaman önce
farketmeden geçip gidebildikleri?
Birbirlerini uzunca bir zaman önce
farketmeden geçip gidebildikleri?
Onlara hatirlayip hatirlamadiklarini sormak isterim
belkide bir döner kapida yuzyuze gelmislerdir?
kalabalik icinde bir ‘pardon’
veya telefonda bir ses ‘yanlis numara’
belkide bir döner kapida yuzyuze gelmislerdir?
kalabalik icinde bir ‘pardon’
veya telefonda bir ses ‘yanlis numara’
.
Fakat onlarin cevabini biliyorum:
hayir, hatirlamiyorlar.
Onlar cok sasirirlardi
uzun zamandir tesaduflerin
hayir, hatirlamiyorlar.
Onlar cok sasirirlardi
uzun zamandir tesaduflerin
onlarla oyun oynadigini ogrenselerdi.
.
.
Henuz tam olarak hazir degil
kadere dönüşmeye onlar için
önce ulaştı onlara, sonra geri çekildi
yollarının üzerinde dikildi
ve bastırarak kıkırdamasını, bir kenara sicrayiverdi.
kadere dönüşmeye onlar için
önce ulaştı onlara, sonra geri çekildi
yollarının üzerinde dikildi
ve bastırarak kıkırdamasını, bir kenara sicrayiverdi.
Love at First Sight by Wislawa Szymborska
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder