6 Şubat 2012 Pazartesi

Film 8: The Help

Kathryn Stockett’in romanından uyarlanan The Help filmini pek çok yönden To Kill a Mockingbird / Bülbülü Öldürmek kitabındaki hikayeye benzettim. Sanki kitaptaki küçük Scout büyümüş ve filmdeki Skeeter oluvermişti. Bu iki karakterin benzerlikleri ise beyaz olmalarına karşın, yaşadıkları dönemin bir tutumu olan siyahlara düşmanlığı ve onları hor görmeyi reddediyor olmalarıdır.
The Help, siyahi halka yapılan haksızlıkları en ince detayına kadar gözler önüne sermesine rağmen, kesinlikle ağır bir drama dönüşmüyor. Bu da bana göre hikayeyi diğer türlerine göre farklı kılıyor. The Help'i yüzünüzde gülümseme ile izleyebileceğiniz bir dram olarak özetleyebilirim.
 “Değişim bir fısıltı ile başlar.”
“Change begins with a whisper" 
The Help

Bülbülü Öldürmek kitabına gelince, kitapta en çok etkilendiğim karakter Atticus Finch'ti. Kitabı okurken bir insan nasıl bu kadar düzgün, mantıklı, sakin, ölçülü ve anlayışlı olabilir ki diye kendi kendime sorup durdum. Çocukları Scout ile Jem'i yetiştirirken onların çocuk olduğunu unutmadığı gibi kendilerine özgü kişilikleri olan bireyler olduklarını da asla atlamadı. Zaten kitabın en başında yazan "Avukatlar da bir zamanlar çocuktu" ifadesindeki gibi çocukluğunu unutmamış bir avukattı.

Kitabın konusuna gelince, bir yanda siyahları hor gören cahil ve ön yargılı kasaba halkı diğer yanda ise haksızlığa uğramış bir zenciyi savunan vicdan ve akıl sahibi bir avukat. Ve tüm bu çekişmelere tanıklık eden Scout ve Jem adında iki çocuğun hikayesini anlatıyor.

Boo Radley ise kitabın en az görünen ama en çok merak edilen karakteri. Tüm bu mücadele ve çekişmelerden kısacası dünyanın çirkinliğinden kendini soyutlamış ve evine kapanmış olmasına karşın, meraklı komşuları Scout ve Jem için ara sıra evinden çıkmak zorunda kalıyor. Onun, evinden çıktığı ender zamanlar ise kitabın en soluksuz okunan kısımları...
“Bence sadece tek bir ırk var. İnsan.”
I think there's just one kind of folks. Folks.”                    
Scout - To Kill a Mockingbird

Kitap, yazarı Harper Lee’ye Pulitzer ödülü kazandırırken, film ise 3 dalda Oscar ödülüne layık görülmüştür. Bu Oscar’lardan biri, Atticus Finch rolündeki Gregory Peck’in aldığı En İyi Erkek Aktör ödülüdür.

Not: To Kill a Mocking Bird / Bülbülü Öldürmek kitabını anımsamak için;

Hiç yorum yok :